Mesaj KuddusiMavra tarafından May 4, 2014 16:31:30 GMT 2 tarihinde gönderildi
BÃLÃM 3
-Komserim valla billa aha Åu önümde suya düÅtü. Etrafa o kadar çok su sıçrattı ki biz de ıslandık. Hatta aha Åu Cemal hıyarının Åarabın yanına iyi gider diye bulduÄu cevizli ekmek mundar oldu. Ne ki, Åarap bile mundar oldu. Tuzlu su doldu içi.
Durdu. ÅiÅeyi burnuna doğal yastık ürüp kokladı sonra uzattı,
-Aha komserim, inanmazsan al bir fırt çek.
dedi.
Adam tiksindiÄini belli ederekyüzünü buruÅturdu kafasını Åöyle bir yana doÄru çevirdi.
-Tamam,tamam, yok, istemez.
dedi. Sonra,
-BaÅka?
diye sordu.
-Valla amirim, baÅkasııııâ¦biz, ânâoluyo aâ¦kâ¦?â derken ve aha Åu geri zekalı Hilmi olan biteni bize bu zamana kadar yaptıklarımız nedeniyle canlarımızı almaya gelen Azrail sanırkenâ¦â
O zamana kadar susan beri ki heyecanla söze daldı,
-Evet komserim, bu salak, Kevser,Fatiha,Sübhanekeâ¦artık ne biliyorsa okuyordu ama hepsini de yanlıŠokuyordu.
dedi gülerek. Sözü kesilen de baÅı ile onayladı.
-Hadi lan oradan! Ne yanlıŠokuması? Ä°mam Hatip Lisesiâni bitirdim olm ben, hepsini ezbere bilirim kitabın.
diye cevapladı karÅı kaldırımdaki.
Adam eliyle susun anlamında bir hareket yaptı ve
-Devam et.
diye az önce sözü kesilen adama seslendi.
-Komserim,iÅte bu Hilmi salaÄı-ki biz ona kendi aramızda AyyaÅ Ä°mam ve genelde de kısaca AyyaÅ deriz-duaları peÅ peÅe sıralayıp Azrailâe ne diyeceÄini yüksek sesle tekrarlayıp dururken ben aÄaçların orada, karanlıkta parıl parıl parlayan bir kıyafet içinde o kızı gördüm.
durdu ve gevrek gevrek güldü,
-Ãok güzeldi amirim, valla komserim. Yıllardır KaÄıthane, Cibali, Alibeyköy, Tophane, KasımpaÅaâ¦Åu Haliçâin kıyısı üzerindeki her yerde Åarap içeriz, çok güzel yavrular görürüzâ¦
Adamın kendisine dik dik baktıÄını fark edince
-Ãhö öhöâ¦Yani iÅte komserim pek çok güzel kadın-kız gördük, Allah sahiplerine baÄıÅlasınâ¦
diye düzeltti aceleyle. Adamın bakıÅlarında yumuÅamayı fark edince de gülerek
-Ä°Åte bu kız kadar gzelini görmedim. Görmedik deÄil mi lan Cemal? Lan Ä°mam, öyle deÄil mi oÄlum?
diye onay istedi.
Cemal diye seslendiÄi cevap verdi.
-Valla komserim doÄru söylüyor. Ben o an bu AyyaÅ Ä°mamâa inandım. Dedim ki aha bu güzeller güzeli kız Åeklinde gönderiyor; yine de canımızı alırken bu dünyada görmediÄimiz, sahip olmadıÄımız bir hatun kiÅi görüntüsünde Allah bize Azrailâi gönderiyor ki, kendi kendime âulan ne boktan adamlarmıÅız, sabah akÅam Åarap içmekten alnımız secdeye gelmedi. Oysa güzel Allahâım bize giderayak nasıl bir güzellik yapıyor,bak?!âdiye düÅündüm.
Adam artık muhabbetin gidiÅatından sıkılmıŠbir edayla,
-Edebiyat yapma, anlat, ne oldu? Kızın yanına gittiniz mi? Ne yaptı?
-Valla komserim.
dedi yine ilk baÅta sorularını cevaplayan adam. Biz ilk anın ÅaÅkınlıÄını atlattıktan sonra o kızı fark ettik ya. Bir baÅka ÅaÅkınlıÄa girdik. Sonra bu AyyaÅ Ä°mam dedi ki
-Yürüyün lan, gidip bakalım. Melek midir, in midir, cin midir?
Biz de kalktık, gittik yanına. Kız öyle uzun uzun yatıyordu yerde.
Durdu. BıyıÄını sıvazladı.
-Valla sadece aha Åu dolunayın ıÅıÄı vuruyordu parkın o kısmına ama çok güzel kızdı be amirim. Ãzerindeki beyaz kıyafet ıÅıl ıÅıl parlıyordu. Bütün vücudunu sarmıÅtı. Kalçaları,göÄüsleri,tüm kıvrımları, hatta hatta göbek deliÄi bile kıyafetin altından belli oluyordu amirim.
Adamın bakıÅlarının sertleÅtiÄini görünce Åöyle bir öksürdü, oturduÄu yerde biraz daha dikeldi. Sonra tekrar anlatmaya devam etti.
-Kız baygındı ya da uyuyordu ama kesinlikle o top denize düÅmeden önce orada yoktu. Buraları bizim evimiz, kim giriyor, kim çıkıyor biliriz. Bu ıÅıklı top suya düÅtükten sonra o kız orada belirdi amirim.
-Ãok konuÅtun lan sen.
dedi ve İmam diye seslendikleri söze girdi.
-Amirim, ben gittim bu hatun kiÅinin alnına baktım, sonra eÄildim kalbini dinledim. Kalbi atan bir insan evladıydı. Ne yalan söyleyeyim, rahatladım çünkü harbiden yüce yaratan bizi cezalandırımak için bu geceyi seçti, aha can alıcı meleÄi de bu hatun kiÅi diye düÅünmüÅtüm. O arada bu kız birden gözlerini açtı. Kısa süre Åöyle bir etrafa baktı. Sonra bizi fark etti. KorkmuÅtu kızcaÄız, tabi karÅısında bizim gibi saç-sakal birbirine karıÅmıÅ, o halde Åarap ÅiÅelerini elden bırakmamıŠtipleri gördüÄünde kim olsa korkar.
dedi gülerek.
DiÄerleri de gülerek onayladılar onu.
Adam sabırsızlanmıÅtı iyice.
-Eee? Devam et, kesme. Sonra ne oldu?
-Vallahi amirim, kız aÄzını açtı ve bir Åeyler söyledi. Ama biz hiçbir Åey anlamadık. âNe diyon yavrum, nâoldu,baÅını sert mi vurdun?â falan dedim ben. Kız daha yüksek sesle bir Åeyler demeye baÅladı. Sonra doÄruldu ve ellerini çapraz yapıp omuzlarını tuttu, belli ki bizden korkmuÅtu amirim, kendisini sakınmaya çalıÅıyordu. Neyse ki bizim gibi adamlara denk gelmiÅti amirim,üzerimdeki ceketi çıkarttım,o önce anlamadı ne yapmak istediÄimi ama omuzlarına arkadan yerleÅtirdim ceketimi. Anladı kızcaÄızâ¦Bir Åeyler daha dedi ama anlamadık tabi. Sonra zaten ekip otosundan inip koÅarak gelen memurlar yetiÅti. Kızı aldılar, doğal yastık ürdüler. Bizi de iÅte burada beklettiler. Bu kadar amirim.
dedi.
Adam, diÄerlerine döndü.
-BaÅka bir Åey var mı anlatacaÄınız? Her Åeyi anlattıÄınızdan emin misiniz?
diye sordu kuÅkulu gözlerle.
-Valla komserim, kız anlamadıÄımız bir Åeyler söylüyordu ama bir Åeyi sıkça tekrar ediyordu. Neydi,nasıldı lan Cemal? ânavar mıydı, növar mıydı, novar mıydıâ? Ãyle bir Åey? KorkmuÅtu kız, ben önce bizden korktu sandım ama yok amirim, kız aha bu AyyaÅın ceketini omzuna aldıktan sonra bizden yana rahatladı,belliydi bu ama yine de heyecanla bir Åeyler söylemeye devam ediyordu.
dedi. DiÄerleri de
-Evet, evet komserim. DoÄru diyor. O ânavar mıydı,növar mıydı?onu tekrar edip duruyordu kız.âdediler.
-SaÄolun,sizi karakola doğal yastık ürecek ekip otosu, ifadenizi orada bir daha tekrar anlatacaksınız. Ä°mzalarınızı alıp sizi serbest bırakacaklar.
dedi. Arkasını dönüp giderken ismi Cemal olanı seslendi.
-Amirim,Åarabımız,ekmeÄimiz mundar oldu. DiyeceÄim o ki,biz kanunlara saygılı adamlarız,bildiÄimizi anlattık,karakolda bize Åarap ve cevizli ekmek verirler mi?
diye sordu.
Adam öyle bir bakıŠattı ki,ismi Cemal olan gözlerini kaçırdı.
-Tamam amirim, Åakaydı,Åaka.
diyebildi.
Adam kafasını bir saÄa, bir sola hafif hafif döndürerek oradan uzaklaÅıp ilerideki ekip otosunun yanına geldi.
-Ne oldu lan kızın sorgusu? NeymiÅ? KimmiÅ?
-Amirim, kızın konuÅtuÄu dil FransızcaymıÅ.
-Hımm, baktınız mı havaalanı pasaport polisinden fotoÄrafına? Ne zaman girmiÅ memlekete?
-Amirim,kız Fransız ama garip Åeyler var bu kızla ilgili.
dedi. Durdu. Sonra devam etti.
-Kendisini sorgulayan arkadaÅlar konuÅtuÄu Fransızcaânın çok deÄiÅik bir aksan ve oldukça eski kelimeler içerdiÄini söylediler.
-Nasıl yani?
-Amirim, bu kızı Åu Galatasaray Liseli züppe komser Fatih sorgulamıÅ.
-Ne biçim konuÅuyorsun lan amirinle ilgili züppe,müppe? Terbiyeli ol!
diye uyardı adam.
-Afedersiniz amirim. Ãzür dilerim. Neyse, fatih komserimiz sorgulamıÅ. Kızın konuÅtuÄu dilin Åu an konuÅulmadıÄını ama kullandıÄı bazı kalıplar ve kelimelerin çok eskiden kullanıldıÄını söylemiÅ.
-BaÅka?
-Dahası bize hiçbir turizm firmasının Ä°stanbul ya da Türkiyeâde ki kafilelerinden kayıp ihbarı yapılmadı. Ya da kayıp Fransız vatandaÅı ihbarı yapılmadı. Kız da zaten enteresan bir hikaye anlatıyormuÅ komserim.
-Ne diyormuÅ?
-Növar mıdır nedir bir adamın askerlerinden kaçarken Indre isimli bir akarsuya düÅtüÄünü, boÄulduÄunu sandıÄını, uyandıÄında ise bembeyaz bir odada uyandıÄını, üzerinde arkadaÅların da onu bulduÄu zaman ki daracık elbisenin olduÄunu, odanın duvarının yumruÄunu yediÄini sonra tekrar kustuÄunu falan anlatmıÅ. Åokta garip, belli ki Tolga amirim.
Tolga düÅünüyordu. Kafasının içinde tüm bu dinledikleri resmi geçit tapıyorlardı.
Ne biçim iÅti lan bu? Ne alaka anasını satayım, Haliç kenarında içen ayyaÅlar suya ıÅık topu düÅtüÄünü görüyorlar,biraz korkuyorlar,panik yapıyorlar.Sonra bir bakıyorlar ileride 20li yaÅların baÅında, belki de daha genç bir kız. Kız Fransızca konuÅarak uyanıyor. Sorgusunda abuk subuk Åeyler anlatıyor. Nasıl dünya oldu lan bu dünya?
-Bir Åey daha var amirim.
DüÅüncelerinden sıyrıldı hemen.
-Nedir?
dedi.
-Kızın üzerindeki elbiseyi incelemiŠteknik büro. Elbise kesilmiyor.
-Nasıl kesilmiyor lan?
-Amirim,bana dedikleri bu. Laboratuarda incelemek için makasla parça almak istemiÅ kimyager ekip, elbiseyi makas kesememiÅ, kırılmıŠmakas.
Tolga söylenileni duymuÅtu ama anlayamamıÅtı.
-Nasıl kesmez lan makas elbiseyi?
diyebildi.
-Vallahi kesmiyormuŠkomserim. Dahası da var.
dedi.
-Ne var lan baÅka?
-Komserim, kıza Ä°stanbulâa hangi uçakla, ne zaman geldiÄini sormuÅlar. Kız hiçbir Åey anlamamıÅ. Uzun uÄraÅlardan sonra sorgulayan komserimiz kızın hayatında uçaÄa binmediÄini, binmeyi bırak uçak görmediÄini anlamıÅ. En azından kız öyle söylemiÅ.
Tolgaânın kafa daha da bulanmıÅtı. Memur devam etti anlatmaya.
- Kayıt için adını, doÄum tarihini, doÄum yerini sormuÅlar. Kız 1413 yılında Fransaâda Tuur mu TuuÄ mu, öyle bir Åehirde doÄduÄunu söylemiÅ. Parisâe 1 gün ve gece at mesafesindeymiÅ. ArkadaÅlar araÅtırmıÅ, Tours diye yazılan bir Åehir varmıŠParisâin yaklaÅık 200 km güneybatısında.
Tolgaânın aklından sadece bir soru geçti.
-Bu ne aâ¦kâ¦.?